11 Kasım 2011 Cuma

KİMİ'NİN DÖNÜŞÜ

Kimi Raikkonen, 2000’li yılların başında Formula 1 sahnesine adımını atmış, inişli çıkışlı gezen grafiğini bir şampiyonlukla taçlandırmış, daha sonra sessiz ve erken bir şekilde F1 arenasından çekilip kendini ralliye ve Nascar’a veren, şimdi ise tekrar özlediği Formula 1 pistlerine geri dönmek isteyen bir pilot. Peki ama nasıl? Hangi takımla ve ne şekilde? Son sorulması gereken soru ise sürekli değişen kurallar, yeni sürüş zorlukları derken 2 senedir F1 koltuğuna oturamayan Buz Adam nasıl adapte olacak?


Bundan tam 2 yıl önce, Kimi Raikkonen F1 kariyerini noktaladığında 30 yaşında, “veteran” konumunda bir pilottu. Devam edebilirdi. Ama olmadı. Ferrari’deki son 2 senesi hiç de iyi değildi. 2008’e iyi başlamasına rağmen sürekli takım arkadaşının gerisinde kalmış, 2009’da ise elindeki kötü araç yüzünden mücadeleyi bırakmıştı. Takım için pek uğraşmadı. Takım çalışanlarıyla arası hep “çok iyi” olmadı. Onun yaptığı tek şey aracını sürüp en yüksek verimi almaya çalışmaktı. Ama Ferrari, pasif bir Finli yerine, cebinde sponsorloruyla gelen çifte Dünya şampiyonu bir İspanyol’u tercih etti. Kimi, şampiyonluk mücadelesi verebilecek bir takım bulamayınca da ralliye sardı. Ama geçtiğimiz bu 2 sene çok şey oldu. Araç içi ayarlar değişti. Direksiyonlar karmakarışıklaştı. DRS sistemi devreye kondu. 2 senede değişmiş birçok şey, tekrar F1 aracı sürmek isteyen bir pilotun adapte olmasını zorlaştıran şeyler. Michael Schumacher’i hatırlayın. 3 sene boyunca F1’den uzak kaldı ve ilk senesi felaketti. Fin pilot aslında bu durumu önemsemiyor. “Yapacağım şey en fazla, başka şeyler denemektir.” demesi bile kendini güvenini gösterir.

Tabi Raikkonen’in dönmesi demek, yarışacağı takımın hangisi olacağı sorusunu da beraberinde getirmekte. Elbette ki ana hedefi şampiyonluk mücadelesi verebilecek bir takım. Ama hiçbirinde bir koltuk boş değil. Red Bull iki pilotundan da memnun ve Webber’in sözleşmesi en yakın 2012’de bitecek. McLaren iki İngiliz pilotuyla işini gayet iyi yürütmekte ve pilotların da takımlarından bir şikayeti yok. Ferrari’de bir tek Massa’nın yeri garanti değil ama 2009’daki o ayrılıştan sonra Kimi’nin tekrar Ferrari’ye dönmesi imkansız gibi bir şey. O yüzden Buz Adam ya bir sene daha beklemek zorunda. Ya da taviz vermek zorunda. İkincisini uyguladığını Williams ile görüşmelerinden anlamak mümkün. Kimi, önce Williams’ın Groove’daki fabrikasını ziyaret etti ve daha sonra da Williams ile görüştüğünü doğruladı. Peki gerçekten Williams ile geri dönerse ne olur? Şunu söylemek gerekir ki, F1’e başladığı ilk sene haricinde Kimi hep büyük takımlarda yarıştı. Bu sene gerçekten berbat bir sezon geçiren ve 1 puanın bile mücadelesini zor veren bir takımla geri dönmek Kimi’nin gelecek sene başını ağrıtabilir. Şampiyon bir pilotun böyle bir takımda yarışabilmesi için önce bunu kabullenebilmesi ve takımını elinden geldiğince ileriye götürmesi gerekir. Fernando Alonso McLaren macerasından sonra 2 sene boyunca orta sıralardaki Renault ile yarıştı. Kazanmayı unuttuğunu kendi ağzıyla söylemesi bile çok şey ifade ediyor. Kimi’nin buna alışabilecek olma ihtimali, gelecek sezonki performansını belirleyecek.

Kimi’nin gelecek sezon Williams gibi puan mücadelesi verebilen bir takımla dönmesi, süreceği aracın da çok büyük önem arz etmesine bir sebep. Kendi stiline göre tasarlanan bir araçla bu adam harikalar yaratabiliyor. Tıpkı 2005 senesindeki gibi. Şampiyonluğu kazanamasa da, sezonun en hızlı pilotuydu ve o zamanların popüler ismi takım arkadaşı Juan Pablo Montoya’yı deyim yerindeyse pistten silmişti. Ama 2008’de Ferrari’de tam tersi olmuştu. Aracın lastiklerine nazik davranıyor oluşu, Kimi’nin her yarış başında istediği tempoyu elde edememesine ve yarıştan kopmasına neden oluyordu. Lastikler tam performansına geldiğinde Kimi’nin birçok kez yarışın en hızlı turunu atıp gerilerde bitirdiğini birçok kez görmüştük. Williams’da ya da herhangi başka bir takımda süreceği otomobil kendisinin yardımıyla ve kendisine göre hazırlanırsa maksimum verimi elde etmemesi için bir neden yok. Ama öncelikle Fin pilotun takım ve araç için biraz uğraşması, kış testlerinde takıma yardım etmesi gerek. Bu hala kendisinin en büyük aşil tendonu.

Her şeyi bir kenara bırakırsak aslında onu çok iyi tanıyoruz. Kimi, çok az konuşsa da, çok dürüstce konuşan ve bu sporun sansasyonel olaylarından sıyrılmak isteyen, kendi yağında kavrulan bir pilot. Sadece işini yapmak istemesiyle, safkan bir yarışçı sıfatını sonuna kadar hak ediyor. 2012 sezonunda sıradan takımla geçirilen iyi bir sezon, 2013’de şampiyonluk mücadelesi verebileceği bir takıma geçerek eski pozisyonuna geri dönmesi içten bile değil. Ama dediğimiz gibi, bunu başarması çok zor ve çok zaman alacak bir durum. 2005 ve şampiyon olduğu seneki formunu yakalayabilmesi lazım. Bunu yapabilir mi? Yapabilir. Daha 32 yaşında ve yarışmaya aç. En önemli olan da bu. Kontrollü hırsı ve hızı ile Raikkonen iyi bir araçta çok iyi bir silaha dönüşebilir. Yapması gereken tek şey ise uğraşmak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.